Metin Göktepe ödülleri verildi
Bu yıl 18’incisi düzenlenen Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Salonu’nda düzenlenen törenle sahiplerine verildi.
Türkiye de Muhalif gazeteci kimliğiyle tanınan yaptığı haberler nedeniyle hakkında onlarca dava açılan çeşitli tarihlerde hapis yatan ve daha önce 2 kez Metin Göktepe ödülünü alan Muhalif Gazeteci NABIZ Gazetesi sahibi ve İHD MYK üyesi Gençağa Karafazlı bu yıl 3.kez verilen Göktepe ödülünü usta gazeteci Ahmet Şik’den aldı.Karafazlı geçirdiği bir kaza sonucu katılamadığı
ödül töreninde ödülünü meslektaşı İMC TV den Mahmut Akın aldı.
Bu yıl 18’incisi düzenlenen Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri Töreni, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Salonu’nda düzenlendi.
8 Ocak 1996’da polislerce işkencede öldürülen Evrensel muhabiri Metin Göktepe’nin doğum gününde düzenlenen törende kazananları, Yazgülü Aldoğan, Melda Onur, Celal Başlangıç, Erol Önderoğlu, Fikret İlkiz, Kamil Tekin Sürek, Amberin Zaman, Belma Akçura, Murat Sabuncu, Hilmi Hacaloğlu, Başak Şengül, Nazım Alpman, Yalçın Doğan ve Hüseyin Aykol’dan oluşan jüri belirledi.
Ödül töreni öncesinde Galatasaray Üniversitesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Ceren Sözeri ‘Medya-Sermaye İlişkilerinin Basın Özgürlüğüne Etkisi’, Yrd. Dr. Gülşah Kurt ise ‘Güvenlik Güçlerince İşlenen Ağır İnsan Hakları İhlalleri Ve Cezasızlık’ başlıklı sunum yaptı.
Medya, patronlar için ihale aracı
İlk sunumu yapan Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ceren Sözeri, sermayedarların hükümet eliyle medya sektörüne girdiğini belirterek, “Patronlar için medya, diğer ihaleleri almak için katlanılması gereken bir süreç gibi” dedi.
Sözeri, hükümetin kendine yakın patronlara ‘batık’ medya organlarını ihale ettiğini söyledi. Sözeri, “Devletin, medya piyasasında tekelleşmeyi önlemesi gerekirken uygulama tam tersi” ifadesini kullandı. Medya gruplarını satın alan patronların hükümeti destekleyen yayın yapmaları durumunda önlerinin açıldığını ifade eden Sözeri, Albayrak ve Sancak grubunu örnek gösterdi.
Boşluklar fail lehine
Türkiye’nin uzun yıllardır devlet şiddeti ve cezasızlık sorunu olduğunu söyleyen Galatasaray Üniversitesi Hukuk fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr Gülşah Kurt, “Cezasızlık bir süreci içeriyor. Kolluk kuvvetlerine bağlı kişilerin yargılanması için bağlı bulundukları idari mercilerden izin alınması gerekiyor. Mevzuattan kaynaklanan çok ciddi sıkıntılar var. Boşlukların olduğu durumlarda failler lehine yorumlanması gibi durumlar var” dedi.
‘Onun sarı basın kartı yoktu, benim de yok’
Yazılı Haber Ödülü’nü, 3 Mart 2015 tarihinde yayınlanan ‘Êzidî Kadınların Çığlığı’ başlıklı haberiyle kazanan JİNHA Muhabiri Zehra Doğan, ödülünü Metin Göktepe’nin annesi Fadime Göktepe’nin elinden aldı. Ödülü alan Doğan, “Metin Göktepe benim için kahramandı. Annem ‘Bu ülkede gazeteciler bile öldürülüyor’ diyordu. Metin olsaydı ‘Bu habere gitmeliyim’ diyecekti. Onun sarı basın kartı yoktu, benim de yok. Kahramanlar ölmemişti ve bu haberi duymuştu” diye konuştu.
Görüntülü Haber Ödülü’nü ‘Canlı Yayında IŞİD’in Sınır İhlali’ adlı haberi ile İMC TV Muhabiri Saadet Yıldız ile Kameramanı Refik Tekin’e, Doç. Dr.Ceren Sözeri verdi.
Yerel Gazetecilik Ödülü ise, Nabız gazetesinde 21 Ocak 2015 günü ‘HES’tirin Gidin’ başlığıyla yayımlanan haberiyle Gençağa Karafazlı’nın oldu. Karafazlı’nın ödülün Ahmet Şık verdi. Ödülü Karafazlı adına İMC TV’den Mahmut Akın aldı.
Metin kalbimin kardeşidir
Fotoğraf Ödülü’nü, 301 maden işçisinin yaşamını yitirdiği Soma’da 14 Mayıs 2014 günü, Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in Soma’da bir madenciyi tekmelemesini gösteren “İktidar Tekmesi” adlı fotoğrafıyla, İzmir Gazeteciler Cemiyetinin gazetesi 9 Eylül’ün Foto Muhabiri Mehmet Emin Al kazandı. Soma katliamının sembol fotoğraflarından birini çeken Al adına ödülü Cemre Gümrükçü aldı, ödülü ise Belma Akçura verdi. Mehmet Emin Al’ın gönderdiği mektup okundu. Al mektubunda, “2002’de Evrensel’de başladığımda Metin Göktepe’ye benzediğimi söylerlerdi. Ben de onlara Metin benim kalbimin kardeşidir derdim. Son söz olarak iktidar her yerdedir direniş de öyle kalbim de öyle” dedi.
Üç özel ödül
Bu yılki yarışmada, 17 Şubat 2015 günü Kadıköy’de kartopu oynarken esnaf tarafından bıçaklanarak öldürülen Gazeteci Nuh Köklü ile 14 Ekim 2014’te Adana’da uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Azadiya Welat ve Özgür Gündem Gazetesi Dağıtıcısı Kadri Bağdu’ya anılarını yaşatmak adına birer özel ödül verildi.
Sabah-Atv grevinin örgütleyicilerinden biri olan Nuh Köklü adına verilen özel ödül, örgütlenme çabalarından ötürü Türkiye Gazeteciler Sendikasına verildi. Ödülü TGS adına Genel Başkan Uğur Güç, Sibel Köklü’den aldı.
Kadri Bağdu özel ödülüne ise, 7 Ocak 2015 günü Paris’te saldırıya uğrayan ünlü mizah dergisi Charlie Hebdo’nun katliamdan sonraki ilk sayısından bir seçki yayınlayarak gösterdiği dayanışmadan ötürü Cumhuriyet gazetesi değer görüldü. Ödülü Cumhuriyet gazetesi adına Yazı işleri Müdürü Ayşe Yıldırım aldı. Ödülü Gazeteci Tuğrul Eryılmaz verdi.
Metin’den Hrant abiye
Jüri, 1915 yılında gerçekleşen Ermeni Soykırımı’nın 100’üncü yılında, insan haklarına bağlı yayıncılıktan ödün vermeyen çizgisi, Ermeni halkının ve basınının sesi olmak konusundaki kararlı tutumu nedeniyle Agos gazetesine de özel ödül verildi.
Agos gazetesi adına Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan, ödülü Amberin Zaman’ın ellerinden aldı. Agos için olabilecek en anlamlı ödül olduğunu söyleyen Danzikyan, “Bu ödül Metin Göktepe’den Hrant abiye gitsin diyorum” dedi.
Kadın avukatların don ve sutyenine de karıştılar!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.