Rize AÇIK
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
  • Rize Nabız
  • Medya
  • Hande Fırat’tan satış sonrası ‘sağlama alma’ yazısı

Hande Fırat’tan satış sonrası ‘sağlama alma’ yazısı

ad826x90

 Doğan Medya Grubu’nun Demirören Grubu’na satılmasının ardından bugün bir köşe yazısı yayınlanan Hürriyet Ankara Temsilcisi Hande Fırat, Saray’ın mutfağını övdü. Hürriyet’in hiçbir yazarı Doğan Medya Grubu’nun satılmasına değinmedi.

ad826x90

Bünyesinde Hürriyet ve Posta gazeteleri ile CNN Türk, Kanal D gibi televizyon kanalarını da bulunduran Doğan Medya Grubu’nun Demirören Grubu’na satılması, bu iki grubun gazetelerinde kendine yer bulmadı. Satış işlemi Hürriyet, Posta, Milliyet ve Vatan da haberleştirilmedi.

Doğan Medya Grubu’nun Demirören’e satış işlemlerine başlamasıyla ilgili haberler gündemi meşgul ederken, gruba ait gazetelerden Hürriyet’in Ankara Temsilcisi Hande Fırat, bugünkü yazısını Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki yemekleri övmeye ayırdı.

Saray’da gazetelerin Ankara temsilcilerinin de katıldığı ‘Dünya Kadınlar Günü’ etkinliği sırasında verilen öğle yemeğinden izlenimlerini aktaran Fırat, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin mutfağındaki temel mantık, yiyeceklerin ziyan edilmemesi ve atılmaması. Ayrıca sağlıklı, kilo yapmayan gıdalardan yapılması. Mutfağın başında Seyit Başkonak var. Hem lezzetli, hem sağlıklı, hem de ‘atıksız mutfak’ sebebiyle kendi Michelin yıldızımı onlara veriyorum” diye yazdı.

Fırat’ın ‘Benim Michelin yıldızım Külliye’ye’ başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:

ad826x90

“Devlet başkanlarına resmi yemekler, yemekli toplantılar, davetler, resepsiyonlar…

Birbirinden farklı lezzette yemekler, taze meyvelerden yapılan -içinde mutlaka taze meyve parçacıkları bulunan- değişik içecekler, kilo aldırmayan tatlılar…

Ankara temsilcilerinin resepsiyonlarda başlarından ayrılmadıkları çiğ köfteler, zeytin yağlı yaprak dolmaları…

Son örnek de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın, Dünya Kadınlar Günü nedeniyle verdiği öğle yemeğindeki “Atıksız Menü.”

ad826x90

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin mutfağındaki temel mantık, yiyeceklerin ziyan edilmemesi ve atılmaması. Ayrıca sağlıklı, kilo yapmayan gıdalardan yapılması. Mutfağın başında Seyit Başkonak var. Hem lezzetli, hem sağlıklı, hem de “atıksız mutfak” sebebiyle kendi Michelin yıldızımı onlara veriyorum.

O MUTFAĞIN SIRLARI

– Bazı yemeklere mercimek unu kullanılıyor.

– Badem sütü revaçta. Yemekler için beşamel sos, badem sütü ve unu ile hazırlanıyor.

– Yaz bitiminde mutlaka bahçe domatesi konservesi hazırlanıyor, kış boyu kullanılıyor.

– Yemeklerde çeşni olarak kullanılan kereviz, soğan, sarımsak ve kişniş tozları Külliye mutfağında hazırlanıyor.

– Tatlılarda şeker ve unun yerini bal ve badem unu alıyor.

– Son dönemin popüler gıdası chia tohumu da Külliye mutfağında.

Küçük bir not:

Birçok diyetisyenin diyet listesinde yer alan, Omega-3 kaynağı olarak bilinen chia tohumu ile puding yapılabileceğini de öğrendim. Külliye mutfağındaki profesyonelliği beceremeyeceğim için evde basit ne yapabileceği sordum. Süt mümkünse badem sütü ve chia tohumu ile hazırlayacağım pudingi balla tatlandırıp, üstüne meyve koyma önerisini aldım.

Külliye’deki öğle yemeğinde nefis içecekler vardı. Ben ‘vanilyalı zencefil’ istedim. Sonra bir bardak, bir bardak daha istedim… Yazın buzdolabında soğutup keyifle tüketilebilecek bir içecek…

ad826x90

Sıradaki haber:

“Sivil öldürecek olsak Cihangir’den, Nişantaşı’ndan, Etiler’den, Meclis’ten başlarız”

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.