Tarık Ziya EKİNCİ
HDP, ana ekseni Kürt özgürlük hareketi, varlık nedeni de demokrasi ve eşit haklı vatandaşlık olan özgürlükçü, çoğulcu, katılımcı, insan haklarına saygılı, güçler ayrılığını benimseyen, hukukun üstünlüğüne bağlı, radikal demokrasi amaçlı bir Türkiye partisidir. Özgürlükçü ve barışçı iç ve dış politikasıyla iktidar karşıtı, adil bir gelir dağılımı ve bölgelerarası dengeli ekonomik kalkınma programı ile de düzen karşıtıdır. HDP, Türkiye’yi ekonomik yıkıma ve kaosa sürükleyen AKP iktidarının yakın gelecekteki tek alternatifidir.
2015 milletvekili genel seçimlerinde, AKP’nin tek başına hükümet kuramaz duruma düşmesini sağlayan da HDP idi. Sayın Erdoğan, HDP’nin etkin bir siyasal parti olarak varlığını koruduğu sürece AKP’nin tek başına iktidar olamayacağının bilincindedir. Keza, Sayın Erdoğan, AKP’nin yağma ekonomisi ve saldırgan dış politikası ile HDP’nin özgürlükçü, barışçı, adil ve dengeli ekonomik kalkınma politikası karşısında uzun süre varlığını koruyamayacağını bilmektedir. Bu nedenle 2015 genel seçimlerinden sonra hasmı bîamanı olan MHP ile uzlaşarak HDP’yi tamamen tasfiye etmeye ve siyasal yaşamdan söküp atmaya karar verdi. Nitekim 1 Kasım yenileme seçimi kampanyası, HDP’nin dışlanması üzerine kuruldu. HDP, ötekileştirme, şeytanlaştırma ve gayrı milli suçlamalarının hedef tahtası yapıldı. Sayın Erdoğan’ın grupta, aylık muhtar toplantılarında ve seçimlerde yaptığı konuşmalarının ana teması HDP düşmanlığıydı. HDP’nin bir terör örgütü olduğu, üyelerinin terörist ve gayrı milli oldukları, inanç bakımından da Zerdüşt dininden oldukları suçlamalarını aylarca ve aralıksız biçimde sürdürdü. Kampanya boyunca HDP’nin il ve ilçe binalarına, güvenlik güçlerinin ilgisiz kaldığı, kimisi cinayet amaçlı, 125 fiziki saldırı yapıldı. Devletin bütün imkânları kullanılarak yürütülen HDP karşıtı kampanyaya karşın HDP 1 Kasım seçimlerinde de barajı geçti ve TBMM’deki üçüncü büyük grup statüsünü korudu. Sayın Erdoğan bu sonuçtan memnun değildi. Güçlükle de olsa hükümeti tek başına kurmayı başarmış olmaktan mutlu olmadı. Çünkü HDP’yi barajın altına düşürememişti. Seçimlerden sonra da HDP karşıtı karalama kampanyasını ve tasfiye politikasını sürdürmekte kararlıydı. Nitekim HDP karşıtlığı dur durak bilmeden devam etti ve aynı hınçla devam ediyor.
Sayın Erdoğan HDP karşıtlığını, bizzat kendisinin yönettiği ‘barış görüşmelerini’ 2015’te aniden terk ederek yeniden güvenlik politikasına dönme kararıyla birlikte başlattı. Barış komitelerinin gezi raporları, hükümet adına görev yapan HDP yöneticileri ile AKP, hükümet ve devlet temsilcilerinin hazırladıkları ortak barış bildirgesi yok sayıldı. İlgili kanun rafa kaldırıldı. Oysa toplumda barış umudu yükselmiş ve halkın barış talebi yüzde seksenlere çıkmıştı. HDP karşıtı kampanya ile bu oran tersine döndü. Artık barış talebi terörle eşdeğer görülmekte ve suç sayılmaktadır.
İşte HDP bu derece ağır ve her türlü tehdidin baskısı altında 24 Haziran seçimlerine parti olarak katıldı. Barajın altında kalması ihtimali çok yüksekti. Başta Erdoğan olmak üzere HDP düşmanları bunu bekliyorlardı. Televizyon programlarında bu temennilerini açıkça dile getiriyor ve daha da ileri giderek HDP’nin seçimden sonra kapatılmasını istiyorlardı. Artık HDP’nin barajı aşarak meclise girmesi sorunu Türkiye’nin demokrasi mücadelesini kazanmak ya da kaybetmek davası haline gelmişti. Nihayet seçimler bitti ve HDP barajı aşarak 67 milletvekili ile TBMM’nin üçüncü büyük partisi oldu.
Türkiye’nin demokratik geleceği için büyük bir kazanç olan bu mutlu sonu Kürt halkının oylarına sahip çıkarak gösterdikleri demokratik dirence ve Türkiye’nin aydınlık yüzünü oluşturan kimi sosyalist ve liberal demokrat vatandaşlara borçluyuz. HDP’nin barajı aşmasına katkı yaparak halkın demokrasi umudunun canlı kalmasını sağlayan Türk, Kürt bütün vatandaşlarımızı candan kutluyorum.
Hiç kimse yüzeysel kazanımlara aldanmamsın. Konjonktürel olarak kazanılan büyük seçim zaferleri demokrasi tarihi açısından bir kazanç değil. Asıl büyük zafer, halkın barış, özgürlük, demokrasi ve mutlu bir gelecek için beslediği umudu canlı tutan gösterişsiz küçük zaferdir. HDP’nin şahsında tecelli eden bu önemli zafer Türk ve Kürt halkına armağan olsun.
‘Yurttaşlar sandıklara, biz habere sahip çıkıyoruz’
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.